İstanbul Tech Week’e yapay zeka damgasını vuracak

Türkiye’den çıkan teknoloji firmaları milyar dolarlık değerlere ulaşarak büyük başarılar elde ediyor, bir yandan da teknoloji dünyasının gündemi yine Türkiye’de tutuluyor. Birçok alandan firmanın bir araya gelerek yılı değerlendirdiği ve gelecek senelere ilişkin önemli çıkarımlar sergilediği 2-3 Kasım tarihlerinde düzenlenecek İstanbul Tech Week öncesinde Analytics Center Yönetim Kurulu Üyesi Başak Tulga Önen, HardwareLab’ın sorularını yanıtladı. Bu yıla yapay zekanın damga vurduğunu ifade eden Önen, “Bundan 5-6 sene önce yapay zekanın, rutin ve emek yoğun işlerin yerini alacağı konuşuluyordu. Şimdi ise üretici yapay zeka ile birlikte rutin olmayan, analitik ve bilgi yoğun çalışmaların yerini alacağı konuşuluyor” dedi. Fintech’in de yoğun şekilde ele alınacağını, aynı zamanda ekonomik sürdürülebilirlik konularının da etkinlikte işleneceğini kaydeden Başak Tulga Önen, “Bu sene dördüncüsünü gerçekleştireceğimiz Istanbul Tech Week için bizimle paylaşılan en değerli geri dönüş, etkinlik içeriğinin kalitesi ve doyuruculuğu oldu. Katılımcılarımız iş ve teknoloji dünyasına ait birbirinden farklı sektörlerdeki en güncel başlıkları farklı tematik gündemler çevresinde dinleyebildikleri için çok memnun olduklarını dile getiriyorlar” dedi.

İstanbul önemli bir teknoloji buluşmasına sahne olmaya hazırlanıyor. Birçok alandan önemli katılımcıların bir araya gelmesi ile düzenlenen İstanbul Tech Week öncesinde Başak Tulga Önen, HardwareLab’ın etkinliğe ilişkin sorularını şu şekilde yanıtladı.

Veriyi içgörüye çevirme yolculuğu

Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşme süreçlerinin ardından bu yılki etkinlikte odak noktanız neler olacak?

Bu sene etkinliğimizin ilk gününde yapay zekanın gelişimi ve kullanım alanlarının yanı sıra CEO’ların dijital gündemlerinden şirketlerin dijital uygulamalarına, veriyi içgörüye çevirmek için yapılan uygulamalardan fintech trendlerine, dijital altyapıların nasıl modernize edilebileceğinden mevcut girişim ve yatırım ekosistemine kadar birçok önemli konu başlığına değineceğiz. Etkinliğin ikinci gününde ise gündemimiz KOBİ’ler olacak. KOBİ Özel etkinliğimiz, online ortamda gerçekleşecek. Dijitalleşen KOBİ’lerin ihtiyaçlarından ikiz dönüşüme, pürüzsüz müşteri deneyimi yaratmaktan sanayinin dijitalleşme yolculuğuna zengin bir içerik bizi bekliyor olacak.

Yapay zeka, artık hemen hemen tüm sektörlere entegre olmaya başladı. Bu konu, etkinlikte ne şekilde ön planda olacak?

Üretici yapay zeka ve sektörlerdeki, şirketlerdeki, işlerdeki kullanım alanları bu seneki etkinlikte konuşulacak konuların başında geliyor. ChatGPT, Kasım 2022’de piyasaya sürüldü ve beş gün içinde ben dahil bir milyondan fazla kişi denemek için uygulamada oturum açtı. İki ay içerisinde ise 100 milyon kullanıcıya ulaştı. Instagram’ın bu kullanıcı sayısına ulaşması 2,5 yıl sürmüştü. Dört ay sonra OpenAI, GPT-4 adı verilen ve önemli ölçüde geliştirilmiş yeteneklere sahip yeni bir büyük dil modelini piyasaya sürdü. Finansal yatırımlar büyümenin bir göstergesi ise, 2023’ün ilk beş ayında üretken yapay zekaya 12 milyar dolar yatırım yapıldı. Bundan 5-6 sene önce yapay zekanın, rutin ve emek yoğun işlerin yerini alacağı konuşuluyordu. Şimdi ise üretici yapay zeka ile birlikte rutin olmayan, analitik ve bilgi yoğun çalışmaların yerini alacağı konuşuluyor. Istanbul Tech Week 2023’te üretici yapay zekayı strateji tasarımı gibi kritik öneme sahip ve yoğun bilgi / tecrübe gerektiren bir süreçte bile nasıl kullanabileceğimizi konuşacağız. Tabii yapay zekanın gelişmesi bir yandan da ciddi etik ve güvenlik endişeleri de beraberinde getiriyor. En önemli endişelerden biri, yapay zeka tarafından oluşturulan içeriğin, özellikle sahte haberler veya deepfake dediğimiz sahte görüntüler ve videolar gibi alanlarda yanlış bilgi yayma potansiyeli. Bunlar da etkinlikte tartışılan konular arasında olacak.

KOBİ’lerin ufku  açılacak

Fintech ve dijital bankacılık alanlarını hangi bakış açısıyla değineceksiniz?

Finansal teknolojiler bankacılığın çok önemli bir tamamlayıcısı. Bu perspektif paralelinde fintech’te önümüzdeki dönem izlememiz gereken eğilimleri masaya yatıracağız. Ayrıca bildiğiniz gibi ödeme teknolojilerinde Türkiye’de çok büyük bir atılım var. Bu alandaki inovasyonları tartışacağız. Dijital bankacılık da birçok bankanın kendisini rakiplerine göre ayrıştırmak istediği ve yatırım yaptığı bir konu. Dijital bankacılıktaki yeniliklerle ilgili de bir panelimiz olacak. Ayrıca fintech sektörünün KOBİ’ler için sunduğu birçok kolaylaştırıcı çözüm var. İkinci günümüzde KOBİ’lerin ufkunu açacak yenilikçi uygulamaları paylaşacağız.

Teknoloji ve sürdürülebilirlik ilişkisi göz önünde bulundurulduğunda, etkinlikte sürdürülebilirliğe hangi açılardan değineceksiniz?

Ekonomik sürdürülebilirlik için artık bir kurumun çevresel, sosyal ve yönetişim alanında yarattığı pozitif ve negatif etkiyi yönetmesinin yanı sıra çevresel ve sosyal risklerin şirket devamlılığı ve değeri üzerindeki etkisini de yönetmesi gerekiyor. Teknoloji, çevresel ve toplumsal alanlarda değer yaratmak ve riskleri yönetmek için çok önemli bir kaldıraç. İkiz dönüşüm dediğimiz, dijitalleşme ve “yeşil” dönüşümü şirketler birlikte nasıl götürmeli, bunu detaylıca irdeleyeceğiz. Teknolojiyi, sürdürülebilirlik için nasıl kaldıraçlayabiliriz? sorusunu cevaplandırmaya çalışacağız.

KOBİ’lerin rekabetçi kalabilmesi için onların dijital dönüşümüne hangi açılardan odaklanacaksınız?

Özellikle içerisinde bulunduğumuz döneme enflasyon azaltıcı uygulamalar damga vuracak, tüketim azalacak ve kredi kaynaklarına erişim zorlaşacak. KOBİ’lerin rekabetçi kalmaları için müşterilerine daha fazla değer sunmaları, rakiplerinin karşılamadıkları ihtiyaçlarını karşılamaları ve birim maliyetleri düşürücü aksiyonlar almaları gerekiyor. Önümüzdeki birkaç sene için kaynak alokasyonu çok daha önemli bir konu haline gelecek. Tüm bunları yaparken teknolojinin nimetlerinden doğru faydalanmak lazım. Hangi konuya ne ölçüde öncelik verilmeli? Hangi dijitalleşme eforlarına yapılan yatırımlar en yüksek katma değeri yaratır? gibi konularda KOBİ’lere yol gösterici bir etkinlik olacak.

Bulunan çözümler üzerinde durulacak

Geçtiğimiz 3 senede 200 oturumla, 50 bini aşkın katılımcı ve 300’ü aşkın konuşmacıyı ağırladınız. Bu süre zarfında etkinlikle ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

Teknoloji, ekonomik büyümenin ana kaldıracı ve önümüzdeki yıllarda ülkelerin politik ve ekonomik gücünü belirleyici olacak yegane konu. Yapay zeka uygulamalarının yüzde 70’ine ABD ve Çin’in ev sahipliği yapacağı düşünülüyor. Bu büyük bir güç. Bu ülkeler bir dizi politika ile ülkelerindeki teknolojik ilerlemeyi destekliyor. Bizim de her sene yaptığımız bu etkinlik ile tek bir amacımız var: Türkiye’nin teknoloji ekosisteminin gelişimine katkıda bulunmak. Teknoloji geliştiriciler, uygulayıcılar, düşünürler, akademisyenler bir araya gelsin ve üzerinde çalıştıkları, çözüm buldukları ya da bulamadıkları konuları birbirleriyle paylaşsınlar istiyoruz. Bu sene dördüncüsünü gerçekleştireceğimiz Istanbul Tech Week için bizimle paylaşılan en değerli geri dönüş, etkinlik içeriğinin kalitesi ve doyuruculuğu oldu. Katılımcılarımız iş ve teknoloji dünyasına ait birbirinden farklı sektörlerdeki en güncel başlıkları farklı tematik gündemler çevresinde dinleyebildikleri için çok memnun olduklarını dile getiriyorlar. Bu sene de 2 ve 3 Kasım’da gerçekleşecek yüksek katılımlı ve etkileşimli etkinliğimiz için heyecanlıyız.