Tarımda Yatırım İhtiyacı Teknoloji ile Dönüşüyor, Çiftçi Güçleniyor!

Oğuz Kaplan / Tarfin Veri Yöneticisi

Tarım, dijital dönüşüme en çok ihtiyacı olan sektörlerin başında geliyor. Dünya Bankası verilerine göre 2050 yılına kadar global gıda talebi yüzde 70 artacak. Bu talebin karşılanması için en az 80 milyar dolarlık bir yıllık yatırım gerektiriyor. McKinsey’nin yaptığı son araştırmaya göre tarım sektörü dijital dönüşümü gerçekleştirdiğinde 2030 yılına kadar küresel ekonomiye 500 milyar dolar kazandırabilir. Bu noktada tarım politikaları kadar tarımsal dijitalleşmeyi hızlandıracak teknolojilere, iş modellerine ve fintek girişimlerine önemli bir rol düşüyor.


Çiftçilerin Dijitalleşme İhtiyacı Giderek Büyüyor

Avrupa’nın en büyük dünyanın yedinci büyük tarım alanına sahip olan Türkiye’de tarım piyasası küçük ölçekli tarım alanlarından oluşuyor. Bu nedenle tarımda ölçek yaratacak teknolojilerin yanında özellikle çiftçiyi üretim aşamasında destekleyecek tarımsal yatırıma ihtiyaç duyuluyor. Türkiye’de tarımda fintek alanının öncülerinden Tarfin, yaptığı çalışmalarla bu amaca hizmet ediyor. 2017 yılında kurulan ve 70’i aşkın şehirde 600’ün üzerinde yetkili satış noktası olan Tarfin, çiftçilerin gübre, tohum ve yem gibi tarım girdilerine uygun fiyat ve hasatta ödeme fırsatlarıyla ulaşmasını sağlıyor. Tarfin’in özel mobil uygulaması, çiftçilerin bulunduğu bölgelerdeki en güncel gübre, yem ve diğer tarım girdilerindeki fiyatları karşılaştırmalı olarak sunuyor. Böylelikle çiftçiler en uygun fiyatları bulabilecekleri farklı alternatifleri karşılaştırabiliyor, ürünlerini kendi ödeme döngülerine göre kolaylıkla satın alabiliyor.

Çiftçiye Teknoloji ile Gelen Seçme Kolaylığı

Tarım dünyanın en az dijitalleşmiş sektörü olarak tanımlanıyor. Tarım sektörünün teknolojiye adaptasyonu diğer sektörlere göre biraz daha yavaş gerçekleşirken Tarfin, bunu bir sorun değil fırsat olarak görüyor. Müşterilerinin ve iş ortaklarının teknoloji adaptasyonunun avantajını sunmak üzere yola çıkan Tarfin, çiftçiye daha rekabetçi fiyatlar, tarım bayisine iş hacmini büyütme avantajı, peşin ödemeyle tahsilat sorununu ortadan kaldırma imkanlarını anlatıyor. Çiftçi Araştırması kapsamında 26 ilde 500 çiftçiyle görüşmeler gerçekleştiren şirketin bu konuda elde ettiği sonuçlar da çarpıcı. 500 çiftçiye “Neden Tarfin’le çalışmayı tercih ediyorsunuz” diye soran Tarfin’e çiftçilerin yüzde 47’si hasat vadesi, yüzde 21’i kefil, ipotek ve ek masraf olmaması, yüzde 17’si kolay başvuru yanıtlarını verdi. Çiftçiler özellikle kendi vade tarihlerini seçme özgürlüğünü en büyük memnuniyet alanı olarak belirtiyorlar.

4 Dakikada Hızlı İşlem, Kolay Başvuru

Tarfin tüm bu uygulamaları kendi geliştirdiği makine öğrenmesine dayalı tarımsal risk skorlama modeli ile gerçekleştiriyor. Sürekli gelişen ve öğrenmesi hızlanan bu yapay zeka teknolojisi ile Tarfin’den tarım ihtiyaçlarını vadeli ya da peşin olarak satın almak isteyen çiftçiler, bulundukları ildeki satış noktalarını ziyaret ederek işlemlerini 4 dakika içinde tamamlayabiliyor ve ürünlerini anında teslim alabiliyor.

Çiftçiler, Tarfin’de ihtiyaçlarına uygun fiyat seçenekleriyle satın alım gerçekleştirirken kefil, ipotek gibi ek yükümlülükler altına girmiyor, ürünlerine, bölgelerine özel hasat tarihine göre ödeme gününü kolaylıkla belirliyorlar. Böylece sadece çiftçinin finansal verisi değil, üretimi, yetiştirdiği ürün gibi veriler ihtiyacı olan ürüne daha kolay ulaşması için önemli bir veriye dönüşüyor, başvuru anında hızlıca değerlendiriliyor.


Makine Öğretmesine Dayalı Risk Skorlama

Tarfin’i teknoloji şirketi yapan noktalardan birinin de geliştirdikleri makine öğrenmesine dayalı tarımsal risk skorlama modeli olduğunu belirten Tarfin Veri Bilimi Ekibi Lideri Oğuz Kaplan, sistemin nasıl çalıştığını şöyle anlatıyor: “Kredi Kayıt Bürosu’yla bir veri paylaşım anlaşmamız var. Bununla beraber tarım bayilerinden aldığımız bilgiler, çiftçilerimizin üretim döngüsüne ilişkin bilgiler, çiftçilerimize yönelttiğimiz sorulara verdikleri cevaplar, hayvancılık işletme bilgileri, makro ve mikro boyutlu tarıma etki edecek verileri de kullanarak makine öğrenmesi algoritmalarından faydalanıyoruz ve risk skorlama modellerimizi geliştiriyoruz. Böylece otomatik bir değerlendirme süreci ile tüm başvurulara 4 dakika gibi kısa bir sürede yanıt verebiliyoruz. Finansal geçmişi olmayan çiftçilerimiz için de alternatif risk modelleri kuruyoruz. Hiçbir çiftçimizi geri çevirmek istemiyoruz. Hangi çiftçiye nasıl destek verebileceğimize bu modeller üzerinden karar verirken, farklı ölçeklerde risklerimizi de hesaplayıp risk dağılımımızı çok çeşitli kırılımlarda optimize ediyoruz. Sağlıklı bir satış süreci oluşturmak adına, başvuru aşamasında topladığımız verilerle süreçteki anormallikleri yine oluşturduğumuz makine öğrenmesi tabanlı algoritmalarla tespit edip, başvuru güvenliğini maksimum düzeyde tutmaya gayret ediyoruz. Yine veriyi ve makine öğrenmesini kullanarak geliştirdiğimiz fiyatlandırma algoritmalarımız ile çiftçilerimizin uygun ve doğru fiyatlarla tarım girdilerine ulaşmalarını sağlıyoruz. Dört yıldır sürekli geliştirdiğimiz risk değerlendirme algoritmalarımız kendisini ispatlamış durumda. Önümüzdeki dönem planlarımızın başına modellerimizdeki optimize edilmesi gereken yönleri keşfedip, bu alanlara odaklanmak var. Veri bilimi ekibimiz ve alanında uzman profesörlerden aldığımız akademik destek ile tarımda üretimin devamlığı için çiftçiye destek oluyoruz.”


Tarfin Geleneksel Tedarik Kanallarını Dijitalleşme ile Buluşturuyor

Tarfin sadece çiftçiyi değil tarım tedarik zincirininin de dijitalleşmesi için öncü oluyor. Tarfin, çalıştığı tüm tarım bayilerini teknolojisi ile destekliyor ve büyümelerine katkı sağlıyor. Bugün Tarfin yetkili satış noktası olan her tarım bayisi, Tarfin Mobil’i kullanırken Tarfin’in ekosisteminde yer alan çiftçilere kolaylıkla ulaşıyor böylelikle hem iş hacmini artırıyor hem eskiden olduğu gibi vadeli satış yükünü işletmesinde taşımadan güvenle ilerliyor.

Mahsulü Aracısız Yüksek Kârlılıkla Satış İmkânı

Çiftçileri ve tarım ekosistemini finansal teknolojinin gücüyle buluşturmaya devam eden Tarfin, son olarak çiftçilerin emeklerinin karşılığını alabilmelerini sağlamak için Tarfin Zahire hizmetini devreye aldı. Tarfin Zahire, Tarfin mobil uygulaması ve satış ağı üzerinde çiftçilerin mahsullerinin satışını en iyi fiyattan gerçekleştirebilmeleri için onları zahirecilerle buluşturuyor. Böylece çiftçiler, seçtikleri zahirelere mahsullerini aracı olmadan yüksek kârlılıkla doğrudan satabiliyor. Tarfin Zahire’de, ilk olarak temmuz-ağustos aylarında yurt genelinde ağırlıklı olarak hasadı yapılan buğday ve arpa için fiyatlar yer almaya başladı. Ardından mısır ve ayçiçek alımları için fiyatlar uygulamada yer almaya başlayacak ardından diğer ürünler de uygulamaya dahil olacak. Tarımsal üretime en fazla katkı sağlayan illerden Konya, Ankara, Çorum ve Amasya’da hizmet vermeye başlayan Tarfin Zahire’nin, kısa süre içinde tüm Türkiye’deki çiftçilerle buluşması planlanıyor.

Yurt Dışına Açılacak

Türkiye’de tarımın en önemli sorunlarından biri tarımsal arazinin çok küçük parçalara bölünmesi ve küçük ölçekli tarım yapılabilmesi. Bunun yanında çiftçilerin yatırım kaynağına ulaşmada yaşadığı problemler de yine tarımsal gelişimin önündeki önemli sorunlardan biri. Bu sorunları çiftçiyi ve tarımsal tedarik zincirini dijitalleştirerek çözmeye odaklanan Tarfin, faaliyetlerini sadece Türkiye ile sınırlandırmayacak. Şirket, önümüzdeki süreçte bu sorunları yaşayan ve tarımda dijitalleşme ihtiyacı duyan farklı ülkelerde de faaliyet göstermeyi planlıyor. Şirket geliştirdiği makine öğrenmesini Doğu Avrupa’dan başlayarak birçok ülkeye yaymayı hedefliyor.