Türkiye’de Nevzat Aydın’ın kurucusu olduğu Yemeksepeti ile başlayan online yemek siparişinde şimdi Getir’den Tıklagelsin’e kadar birçok irili ufaklı oyuncu mevcut. Aralarında yoğun bir rekabetin bulunduğu bu şirketler birbirleriyle fiyat ve hizmet kalitesiyle yarışırken, 2020’de Covid-19’un da etkisiyle 84 milyar TL’ye ulaşan bu sektörde kimin en büyük olacağı merak konusu haline geldi.
Yemeksepeti’nin 2015 yılında 589 milyon dolar bedelle Delivery Hero’ya satışı Türkiye’de büyük yankı uyandırmış, Yemeksepeti’ni’ kurucusu Nevzat Aydın bir anda ülkenin en zenginleri listesinin üst sıralarına yerleşmişti. O günlerde sadece çalışan ve evde yemek yapmaya vakti olmayan müşteri popülasyonuna sahip online yemek siteleri, bugün Covid-19’un da etkisiyle beraber birer olmazsa olmaza dönüştü. Üstelik büyüklükleri de aynı oranda yükseldi.
Rekabet iyice kızıştı
2015’te kurulan Getir’in bir süre sonra Yemeksepeti’ne rakip çıkması ve ardından şirketin sadece 2021’de 1 milyar doları bulan yatırım alması işleri değiştirdi. Yemek siparişi konusunda Getir’in yoğun reklam kampanyası ve fiyat rekabetiyle birlikte, sektörün lideri Yemeksepeti de gardını aldı. Fiyat rekabeti ve hizmet kalitesi anlamına yaşanan yarışa, Yıldız Holding’in veliahttı Yahya Ülker’in sağladığı finansmanla İstegelsin’in de girmesiyle birlikte online yemek siparişinde işler daha da kızıştı.
İrili ufaklı oyuncular var
Bugün Glovo, Zomato, Acıkınca, Yettim gibi şirketlerin yanı sıra Burger King, Mc Doland’s ve Dominos Pizza gibi daha birçok şirket de online yemek siparişi pastasından payını alıyor. Covid-19 ile beraber tüm restoranların paket servisine zorunlu olarak geçmesinin ardından sayısız firma kendi motosikletli yemek filolarını kurarak bu rekabetteki yerini alırken, her geçen gün daha da büyüyen yemek siparişi alanında nelerin yaşanacağı ise merak konusu.
Bugün değeri 7.5 milyar doları da aşan Nazım Salur’un kurduğu Getir’in Türkiye’nin en değerli teknoloji şirketi olma yolculuğu son hızla devam ederken, öte taraftan Euro 2020’yi bir kampanya dönemine çeviren şirket yemek siparişinde de iddialı olduğunu tüm ülkeye duyurdu. Aynı zamanda son zamanlarda Yemeksepeti de indirim ve sipariş kampanyalarına ağırlık verdiğini ilan eden bir dizi çalışmaya imza attı. Her iki büyük şirket de çalışan ağını gelen taleple birlikte genişletirken, yatırımlarına da hız kesmeden devam ediyor.
Önemli bir rekabet sürüyor
Şu anda online yemek siparişi alanında Yemeksepeti ile Getir’in rekabeti izlenirken, aldığı yabancı yatırımlarla beraber Getir’in bu yarışta bir adım daha öne geçmek için yeterli sermayesi olduğu söylenebilir. Bugün Getir’in Türkiye’de istediği kampanyayı hazırlayabilecek maddi gücünün yanında, istihdam ve teknolojik yatırım için de gerekli sermayesi bulunuyor. Yurt dışı açılım sürecinde olan şirketin temkinli bir şekilde yemek konusunda ilerlediği görülüyor. Yemeksepeti’nde ise Nevzat Aydın’ın öncülüğünde şirket bu işin uzmanı olduğu ve piyasanın kendisinin öncülüğünde şekillendiğinin bilinciyle hareket ediyor.
Tüketici ise, akıllı telefonunun ekranını dolduran uygulamalar arasından maddi olarak ona en faydalı ve en hızlı şekilde siparişi ulaştıracak şirketleri tercih etme yoluna gidiyor. Bugüne kadar ürün teslimatında Getir, yemek konusunda ise Yemeksepeti, eskiden beri taşıdıkları misyonlarını tüketici nezdinde sürdürüyor gibi görünüyor. Fakat asıl rekabetin, yurt dışındaki çalışmalarını rayına oturtmasının ardından Getir’in yapacağı hamlelerle başlaması bekleniyor. İşte o güne kadar, yemek konusunda iki büyük firmanın bugüne değin izlenen çalışması işin fragmanı sayılmalı.
Peki, bu teknoloji ve yatırım savaşından kim galip çıkar. Yarın bir gün hangi şirket diğerini bünyesine katar ya da katmak ister. Bunu, zaman ve müşterilerin alışkanlıkları gösterecek.
Fakat bir gerçek var ki, agrasif büyümek kadar müşteri memnuniyetini ve sosyal medya ilişkilerini de o derece iyi tutmak bir teknoloji şirketinin geleceğini belirleyen en önemli unsurlardan.
Bu açıdan Getir’in avantajını dezavantaja dönüştürmemek için işi gerçekten sıkı tutması gerekiyor.
Yemeksepeti ise ilk olmanın avantajını bir süre daha elinde tutabilir fakat fiyat konusunda daha rekabetçi hale gelmediği sürece gelişimini sürdürmesi zor görünüyor.
Bakalım gelecek günler bize neler gösterecek.