TOGG’un enerjisini Türkiye’nin güneşi verecek

Güneş enerji santrali konusunda önemli deneyimi ve başarısı bulunan HT Solar’ın Satış ve Pazarlama Müdürü Emre Kulaç, HardwareLab’ın sorularını yanıtladı. Türkiye’de GES pazarının giderek büyüdüğünü anlatan Kulaç, amortisman süresinin 5-6 yıla düşmesiyle birlikte ilginin de arttığını söyledi. Kulaç, Türkiye’nin yerli elektrikli otomobili TOGG için gerçekleştirilecek enerji santralleri konusunda da GES’lerin büyük kaktı sağlayacağını ifade etti.

Enerji konusu oldukça önemli. Türkiye Ortadoğu’da yer almasına rağmen tamamen petrole bağımlı tek ülke konumunda. Sanayisi de her geçen gün büyüyen Türkiye, giderek daha fazla enerji tüketir durumda. Fakat bu soruna çözüm havadan geliyor. Güneş enerjisi santralleriyle beraber enerji sorunu yerini enerji fazlasına bırakmak üzere. Ama güneş enerjisine yatırım yapıldıkça artan bu güç için HT Solar Satış ve Pazarlama Müdürü Emre Kulaç, HardwareLab’ın enerji alanındaki sorularını yanıtladı. Birçok konuya değinen Kulaç, şunları söyledi:

GES kurmak için haneler (belki siteler) ve KOBİ ile sanayi kuruluşları için yatırımlar hangi oranda gerçekleşiyor? Tüketiciler ne tür faydalar elde ediyor?

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun aylık mahsuplaşma sistemini yürürlüğe koyduğu 2019 yılından beri sanayi tesisleri çatı üstü güneş enerjisi santralleri kurmaya başladı ve sektörümüz için dönüşümün başladığı bir dönem oldu.  Sanayi kuruluşları en çok elektrik tüketen kesim olduklarından, bu yönetmelik sayesinde çatı üzeri güneş enerji santralleri özellikle sanayide tercih edilmeye başlandı. İşletmeler, önemli girdi maliyetlerinden biri olan elektriği, çatı üzerine kurdukları güneş enerji santralleriyle üretip öz tüketim amaçlı kullanabildiği gibi ihtiyaç fazlası kısmı da şebekeye verebiliyorlar. Amortisman sürelerinin de 5-6 yıla düşmesiyle beraber GES yatırımları, yatırımcılar ve tüketiciler için önemli avantajlar sunuyor. Evsel çatı projeleri ise Avrupa’nın aksine henüz Türkiye’de çok yaygın değil. Teşvik politikalarıyla ve başvuru süreçlerinin kısaltılmasıyla hanelerde güneş enerji santralleri yatırımları için iyileştirici adımların atılacağını düşünüyoruz.

.Türkiye’nin GES potansiyelini büyük oranda kullanması halinde yenilenebilir olmayan termik, doğalgaz veya kömür gibi santrallere ihtiyacı azalır diyebilir miyiz?

Dünyada sıfır emisyon, Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı gibi çevre ve sürdürülebilirliğe yönelik yeni yaklaşımların kabul edilmesiyle, özel sektörden başlayarak bir dönüşüm başlayacak. Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı, 2050 yılına kadar net sıfır emisyon politikası doğrultusunda sadece üye ülkeleri değil, Türkiye gibi üyelerle ihracat yapan diğer ülkeleri de bağlayan bir mutabakat. Gerekli standartları sağlamayan ihracatçı firma, vergi yüküyle karşılaşacak. Türkiye’deki birçok firma da bu şartları sağlamak için gerekli adımları atacaktır. Bu şartlarda yenilenebilir enerji kaynaklarının, özellikle güneş enerjisinin kullanımının firmalar için bir tercihten bir zorunluluğa evrileceğini düşünüyoruz. Temmuz 2021 verilerine Türkiye’nin toplam kurulu gücü 98,2 GW’dir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kurulu gücü ise 51,7 GW’dir. Bunlar içinde güneş enerjisi ise 7,3 GW seviyesindedir. Türkiye’nin güneş potansiyelini ve güneş enerjisinin en ucuz kaynak olduğunu da göz önünde bulundurursak, yatırımların hızlanacağını hem ülkemizde hem de dünyada yenilenebilir enerjinin elektrik üretimindeki payının son gelişmeler doğrultusunda ciddi oranda artacağını düşünüyoruz.

Güneş panelleri kendilerini kısa sürede amorti eden enerji sistemleri olmasına karşın, bir güneş ülkesi olan Türkiye’de Avrupa’ya oranla daha az kullanılıyor. Bundaki sebep ekonomik mi, sistemlerin az tanınması mı, yoksa uygulanan teşvik politikasındaki eksikler mi?

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2023 yılına kadar güneş ve rüzgâr enerjisinde 20 GW’a ulaşma hedefi bulunuyor. Bunun yanı sıra, Türkiye’nin güneş enerjisi potansiyelinin çok daha yüksek olduğuna ve gerekli kapasitelerin tahsis edilmesi halinde her yıl 2-3 GW seviyesinde bir kurulumun gerçekleşebileceğine inanıyoruz. Türkiye bir güneş ülkesi olmasına rağmen güneş panellerinin Avrupa’ya kıyasla daha az kullanılmasının önemli nedenlerinden biri, teşvik politikalarıdır. Fakat son zamanlarda teşvik politikalarında iyileştirilmeler olduğunu görüyoruz. Avrupa’da evsel çatı projelerinin çok yaygın olmasına rağmen Türkiye’de arazi ve sanayi tipi güneş enerji santrallerinin yoğunlukta olduğunu görüyoruz. İlerleyen dönemlerde evsel çatı kurulumlarında başvuru süreçlerinin kolaylaştırılması, yeni politikalar geliştirilmesi ve bu yönde teşvikler yayınlanmasıyla birlikte büyük ilerleme kat edileceğini düşünüyoruz.

Yakında piyasaya çıkması beklenen TOGG yerli otomobil de elektrikli olacak. İlerleyen zamanda elektrikli otomobilleri de göz önüne alınca, şarj ya da yakıt istasyonlarının da güneş enerjisiyle dolum yapan yerler olmasını bekleyebilir miyiz?

Akaryakıt istasyonları da çatı üzerine kurdukları güneş enerji santralleriyle kendi enerjilerini karşıladığı gibi aynı şekilde elektrikli şarj istasyonları bu bağlamda kendi enerjilerini üretebilirler. Yurtdışındaki örneklerde de gördüğümüz üzere elektrikli şarj istasyonları yaygınlaştıkça bu alanda da bir ivme bekliyoruz.

Neler eklemek istersiniz?

Şirket olarak Türkiye’nin bu potansiyeline dönük ciddi büyüme hedeflerimiz var. HT Solar olarak 2020 yılında, Türkiye pazarına yaklaşık 240 MW’lik teslimat gerçekleştirdik. Baktığımızda 2020‘de Türkiye pazarında 2020’de kurulan güneş enerji santrallerinin yaklaşık yüzde 40’ında HT Solar güneş panelleri kullanıldı. En büyük pazarımız olan ABD’ye ise sadece 2020 yılında 400 MW güneş paneli tedarik ettik. ABD dışında ağırlıklı olarak Almanya, Hollanda, Slovenya, Macaristan, Fransa, Ukrayna, Birleşik Arap Emirlikler, Suriye ve Meksika’ya ihracat gerçekleştiriyoruz. 2021 yılında Türkiye pazarı için hedeflerimiz arasında, pazar payımızı yüzde 60’a çıkarmak ve daha fazla referans projeye panel tedariki sağlamak yer alıyor.